Röportaj Tümü - [Mayıs/2014] IZE BANGTAN RÖPORTAJI - “BU BİZİM İÇİN SADECE BİR BAŞLANGIÇ”
Geçenlerde çıkışınız 300. gününü kutladınız.
Çıkışınızdan beri en çok ne değişti?
Jin:
Üyelerin çıkışımızdan öncekiyle şimdiki yüzlerini karşılaştırırsak bence çok
değiştiler. Kamera oyunu da olabilir ama hepsi şimdi daha canlı gözüküyor… Bir
kişi hariç… Jimin! Onun en güzel hali çıkış zamanındaki haliydi, o zamandan
beri görünüşünü korudu.
RM:
Yani Jimin’in yakışıklı olmadığını mı söylüyorsun? (gülüyor)
Jin:
Hayır, öyle değil. Diğer üyeler çok değişti…
Jimin:
Kurtarmaya çalışma… söyledin ve bitti!
Hâlâ alışamadığınız bir şey varsa nedir?
J-Hope:
Müzik programları hâlâ zor. Üzerimizde çok baskı var ve kameraların nerede
olduğunu anlamamız gerekiyor. Liderimiz sahneye çıkmadan neler yapmamız
gerektiğini bize söylüyor ve dans hocalarımızın bize söylediklerini
hatırlatıyor.
RM: Bir türlü rahatlayamıyoruz. Bir an rap yapıyorum
sonraki an dans ediyorum (gülüyor). Ve hâlâ rookie (*çaylak) olduğumuz için
performanslarımızı kısaltıyoruz. Mesela son albümümüzdeki ‘Attack on BANGTAN’
performansımız Çarşamba günü farklıydı, sonra Perşembe günü yine farklıydı. Bü
yüzden çok odaklanmamız gerekti.
Şu ana kadar en büyük
başarınızı Boy in Luv ile birincilik adayı olarak elde ettiniz. (A/N: BTS, Boy
in Luv ile 23 Şubat'ta Inkigayo’da birinciliğe aday gösterilmiştir. Hayran
oyları %100 olmasına rağmen üçüncü olmuştur.) Hep istediğiniz şirket yemeğine
çıkabildiniz mi?
RM: Daha önce birkaç defa daha şirket yemeğine gitmiştik;
ama bu sefer, albüm promosyonlarından önce, Bang Shihyuk PD Garusogil'e götürdü. Albümümüzden çok emin olduğunu, büyük hatalar yapmazsak iyi
tepkiler alacağımızı söyledi. Sanırım bunu öngördü. O gün çok fazla et yedik ve
bir grup erkeğin gideceği bir yer gibi görülmeyen bir kahve dükkanına gittik.
Jin: Fakat az bir şeyler sipariş edip sakin bir şekilde sohbet
etmedik. Bir sürü şey sipariş ettik ve siparişlerimiz gelir gelmez hepsini
yiyip daha fazla sipariş verdik.
Daha önce promosyon
yaptığınız şarkıların konuları, gençlerin başkaldırışları, endişeleri ve
çelişkileriydi; ama bu şarkınız aşk ile ilgili. Yani dünyayla barışmışsınız hissi
veriyor (gülüyor)
SUGA: Bu sefer kızla aramız iyi değildi (gülüyor). Ama
dünyadaki tüm çiftleri destekliyoruz. Birbirlerini sevmeliler ki bizim
şarkılarımızı kullanabilsinler.
Boy in Luv’ın, No
More Dream ve N.O’dan geri kalmayan güçlü bir beat (tempo) ve sound (melodisi) var; ama
şarkının bir kıza ilan-ı aşk etmekle ilgili olması garip. Şarkının yapım süreci
nasıldı?
SUGA: Akılda kalıcı ve eşlik etmesi kolay olması için
çalıştık. Sözlerine “Bbarim bbarim bbarim”, “dwegopa” ve “bad bad girl” gibi
akılda kalıcı/eşlik etmesi kolay sözler koyduk.
RM: Bunlardan en azından biri insanların aklında kalır diye
umduk (gülüyor)! “Senin oppan olmak istiyorum” ve “Yok yere beni kızdırıyorsun,
nefessiz bırakıyorsun ve dır dır ettiriyorsun” gibi sözler çocuksu gelebilir, (bu
sözlerle) sezgisel hisler vermek istedik. Adımızın dikkat çekmesi için büyük
bir atılım yapmamız gerektiğini düşündük ve ‘Okul Üçlememiz’in üçüncü partı
olarak ‘aşk’ güzel oldu.
Devam şarkınız Just
One Day ile romantik bir performans sergilediniz. Aşkı, sadece koreografiyle
değil; aynı zamanda yüz ifadelerinizle de ifade ettiniz. Sizin için nasıldı?
RM: Eski performanslarımızda (konsept gereği) ya kızgın ya
da heyecanlı olurduk; ama Just One day için farklı bir konsepte ihtiyacımız
vardı. Kamerayı sevdiğimiz kadın gibi düşünmeye çalıştık, özellikle de daha
önce hiç böyle şirin/tatlı bir performans sergilemediğimiz için.
Jimin: Ama bu iyi sonuçlanmadı. Ne zaman önümde bir kız
olduğunu düşünsem garip garip gülmeye başladım. Hahaha!
RM: Çünkü sen hep müstehcen şeyler düşünüyorsun (gülüyor).
Jin: Çok sevecen baktığımı düşünüyordum; ama bazıları bana
neden bu kadar garip baktığımı sordular.
Siz, diğer idol
grupların aksine single değil albüm çıkarıyorsunuz. Bu sizin genel
duruşunuza daha çok odaklanmanızı mı sağlıyor?
RM: Birçok kişi bizi genel halk arasında daha popüler bir
tarz olan Boy in Luv ve devam şarkımız Just One Day ile tanıdı, bu yüzden bizim
asıl rengimizi yansıtan Spine Breaker ve BTS Cypher Pt.2: Triptych
şarkılarımıza daha çok önem verdik.
SUGA: Rahatça dinlenen şarkıların, bizim rengimiz olan
şarkılarla oranı arasında denge kurmaya çalıştık. Tomorrow’u stajyerken yazdım; çünkü müzik yapmaya
başlamamı sağlayan Epic High’ın Fly şarkısına benzer hisleri olan bir şarkı yazmak
istiyordum.
Grubun dansçılarından
J-Hope’un bu şarkıda daha fazla rap bölümü var ve V merkezde duruyor. Yeni
yeteneklerinizi göstermek istiyorsunuz gibi görünüyor.
JH: Arkadaşlarım sayesinde daha çok çalışabildim.
RM: J-Hope eskiden hiç rap yapmamıştı; ama ona bir görev
verirseniz yetenekleri hızlı bir şekilde gelişir. Genelde şarkının bridge (geçiş) bölümünü o söylediği için üzülüyordum. Bu yüzden Where Did you Came From
şarkısında bridge (geçişi) ben söyledim ve J-Hope’un dinlenmesini sağladım. V’nin de
özel bir yeteneği var. Eskiden sahnede farkında olmadan ağzını oynatıyordu; ama
şimdi bilerek çekici yönlerini gösteriyor. Onu izleyerek öğrendi.
V: Ah, böyle şeyler duymak beni utandırıyor (gülüyor).
Youtube kanalınıza
yüklenen videoları izlerken aegyonuzun arttığını görebiliyoruz. En çok hangi
üyenin aegyosu arttı?
Herkes: SUGA hyung!
Jimin: Normalde Suga hyung hiçbir yerde aegyo yapmaz; ama
artık kalp şekli yapıyor ve güzel bir şekilde (sesini taklit ederek) “SUGA~SUGA~SUGA~”
diyor.
SUGA: Çünkü profesyonel olmak zorundayım!
SBS MTV <Rookie
King> programında kız kılığına girmek için gerçekten profesyonel olmanız gerekiyordu.
RM: Ah.. Benim de hala Ay Savaşçısı olarak giyinip etrafta
uçtuğum fotoğraflar var.
JK: Ama gerçekten kız gibi olmuştu. Seksiydi.
V: Uğur böceği kılığında bir peri olacağım için ben de şok
olmuştum. Bence Ay Savaşçısı daha iyi. Ya da belki Rapunzel?
SUGA: Bir hizmetçi gibi giyinmek gerçekten istemediğim için
şok olmuştum. Hayranların neden bunu görmek istediğini anlamadığım için bu
durum daha da zordu. Biz kızların erkek kılığına girmesini istemiyoruz, neden
onlar bizim kız kılığına girmemizi istiyorlar?
Jimin: Herkes kendini gördükten sonra sinir krizine girdi;
ama bence ben kız kılığına girsem güzel olurdum. Bir kere okul festivalinde
geleneksel kız kıyafeti giymiştim ve birinci olmuştum. Ama bu kız gibi giyinmek
istediğim anlamına gelmiyor. Gerçekten!!
SUGA: "BTS Jimin kız kılığına girmeyi seviyor” diye
haberler çıkacak.
Maknae Jungkook bu
yıl liseye başladı. Giriş programına hep beraber gittiniz.
Jin: Salona baktım ve bence Jungkook en çok dikkat çeken
kişiydi.
Suga: Bence aralarındaki en yakışlıklı Jungkook’tu. O gün
hepimiz güzelce giyinmiştik.
V: Ama diğer öğrenciler çirkindi demek istemiyoruz! Belki
de uzun olduğu için en çok Jungkook dikkat çekiyordu.
JH: Giriş programından sonra, Jungkook bize jjajangmyung ve
acı-ekşi domuz ısmarladı. Eskiden ona çok şey alan hyungları için o gün hesabı
o ödedi.
JK: Biriktirdiğim parayı harcadım (gülüyor).
Abilerin sana lise
hayatı hakkında tavsiye veriyor mu?
Jimin: Ona vizelerinde cevabı bilmiyorsa ikinci veya
beşinci şıkkı seçmesini söyledim. Ama ülke çapınca %1’e giren Rapmon hyung
dördüncü şıkkı seçmesini söyledi, bu yüzden sanırım Rapmon hyungun tavsiyesine
uyacak. Ama bu gibi durumlarda ülke çapınca %1’e giren birini dinlememelisin.
Hyung en azından cevabın ne olduğunu düşünerek bir tahmin yürütmüştür; ama ben
çoğu kez rastgele seçerdim!
Programlarınızın
dışında hayranlarınızla birçok farklı şekilde iletişim halindesiniz.
Özellikle Twitter gibi bir sosyal paylaşım sitesinde hata yapmak çok kolaydır;
ama sizin tek bir hesabı paylaşmak konusunda bir sıkıntınız yok gibi.
SUGA: Ne yazacağımız konusunda dikkatliyiz. Ve twitterı
sadece hayranlarımız çok merak ettiği için günlük hayatımızı onlara göstermek
adına kullanıyoruz. Genelde nerede olduğumuzu ya da ne yaptığımızı
söylüyoruz/paylaşıyoruz.
V: Başka bir üye tweet atarken çakışma olmasın diye
bekliyoruz.
Jimin: Herkes selca paylaşıp hava atmayı seviyor. Son
zamanlarda en iyi selcaları maknae çekiyor. Çünkü o çok şirin. Ben en kötü
selca çekendim ama çok pratik yaptım ve 6. sıraya yükseldim. SUGA hyung en
kötüsü (gülüyor). Stajyerken en çok kimin selcası retweet alacak diye yarış bile
yaptık. Belki de sadece ben bunu düşündüm. 6 retweet farkla olsa da, “Ahh..
kaybettim!” diyerek kendi kendime çok hayal kırıklığına uğradım. Ahaha.
Okul Üçlemeniz
neredeyse bitti ve birinci yılınız da yaklaşıyor. Ne kadar yol kat ettiğinizi
düşünüyorsunuz?
JK: Neredeyse bir yıl olacağı için biraz üzgünüm. Kısa
zaman zarfında çok geliştiğimi göstermek istiyordum; ama olmadı. Gösterdiğimden
daha çok gösteremediğim şeyler oldu ve kendimi çok geliştirememişim gibi
hissediyorum. Bu yüzden başka şeyler de yapmalıyım.
SUGA: Bence daha yeni başlıyoruz. Şu anda rookie/çaylak
olduğumuz için yanımıza kalacak şeylerin artık yanımıza kalamayacağı bir durumdayız.
RM: Bazen bu noktaya çok hızlı gelmişim gibi, bazen de daha
gidecek çok uzun bir yolumuz varmış gibi hissediyorum. Kendi aramızda iyi
yaptığımızı söylüyoruz; ama ödül töreni gibi yerlere gittiğimizde kendimizi çok
küçük hissediyoruz.
Jin: Yani her şey çok karışık. Şu an yapılacak en doğru
şeyin önümüze bakıp daha çok çalışmak olduğunu düşünüyorum. Ne çok yavaş ne de
çok hızlı ilerlemek istiyorum.
Türkçe Çeviri: Golden_v
Eng. Trans: http://seobangniiiiim.tumblr.com/